kahvaltı.
to have breakfast: kahvaltı yapmak.
kahvaltıda yenilen yiyecekler.
a breakfast of butter, cheese and egg: tereyağı, peynir ve yumurtalı bir kahvaltı.
kahvaltı etmek.
He breakfasted on coffee, toast and egg.
kahvaltı çıkarmak/vermek/ikram etmek.
We breakfasted the author in the finest restaurant.
oruç bozmak Fiil